Yüksek fiyatlarını bir yana bırakırsak, objektif satın alma aşamasında DSLR kullanıcılarını en çok zorlayan aşamalardan biri de, ihtiyaçlarını tam olarak karşılayacak optimum özelliklere sahip modeli bulmak oluyor. Objektif üreticileri, DSLR sistemleri için ürettikleri modelleri tanımlarken, ürünün özelliklerini uzun olarak yazmak yerine, çeşitli kısaltmalar kullanmayı tercih ediyorlar.
Yazar: Melih Adalı
Yüksek fiyatlarını bir yana bırakırsak, objektif satın alma aşamasında DSLR kullanıcılarını en çok zorlayan aşamalardan biri de, ihtiyaçlarını tam olarak karşılayacak optimum özelliklere sahip modeli bulmak oluyor. Objektif üreticileri, DSLR sistemleri için ürettikleri modelleri tanımlarken, ürünün özelliklerini uzun olarak yazmak yerine, çeşitli kısaltmalar kullanmayı tercih ediyorlar. Gerek optik, gerekse mekanik ve elektronik alanlarındaki ilerleyen teknolojinin sonucu olarak çeşitlenen objektif özellikleri sayesinde doğal olarak bu kısaltmaların sayıları da bir hayli artmış durumda. Bir Nikon objektif modelini örnek vermek gerekirse: “Nikon 70-200 mm f/2.8G VR AF-S IF ED”.
Oldukça kafa karıştırıcı öyle değil mi? Kısaltmaların sayısının fazlalığının yanında, üreticiler arasında adlandırma alanında bir standardizasyon olmaması, dolayısıyla her üreticinin benzer özelliklere farklı isim vermesi nedeniyle kullanıcılar zaman zaman gerçek bir karmaşanın içinde bulabiliyorlar kendilerini. Örneğin objektif içinde bulunan optik görüntü sabitleyici – titreşim önleyici sistem benzer mantıkla çalışmasına rağmen Canon “ IS”, Nikon “VR”, Sigma “OS”, Panasonic “Mega O.I.S.”, Tamron ise “VC” olarak adlandırıyor.
Ben de yazımda, bu muhtemel karmaşanın önüne geçebilmek ve kullanıcıların ihtiyacı olan özellikleri barındıran modelleri belirleyebilmesinde yardımcı olabilmek amacıyla, yaygın olarak kullanılan markalardan Canon, Nikon, Sigma ve Tamron lens tiplerini ve kısaltmalarını fazla ayrıntıya girmeden sunmayı amaçlıyorum.
Canon
EF: Canon’un 1987 yılında üretmeye başladığı EOS (Electro-Optical System) fotoğraf makineleri sistemine uygun objektifleri temsil eder. Electronic Focus teriminin kısaltmasıdır. Fokus motoru objektif içinde bulunmaktadır.
EF-S: Canon’un 2003 yılında EOS 300D ile birlikte tanıttığı bu objektif sistemi, 1.6x crop çarpanlı APS-C sensör boyutlarına sahip giriş ve orta seviye DSLR’lerde (EOS 350D, 400D, 20D, 30D) kullanılmaktadır. Short Back Focus (Kısa arka focus) anlamına gelen ‘S’ harfi, objektifin en arkadaki optik elemanının sensör yüzeyine EF lenslere göre daha yakın olduğu anlamına gelir. EF objektifler EF-S mount sistemine sahip makinelerde kullanılabilirken, EF-S objektifler sadece bu bağlantı sistemine sahip makinelerde kullanılabilir.
USM: Ultra Sonic Motor adı verilen ve objektif içinde bulunan netlik (focus) motorudur. Piezoelektrik elemanların kullanıldığı USM, oldukça hızlı ve sessiz netlik yapmaya imkan tanır. Micro-USM ve Ring-USM olmak üzere 2 çeşidi vardır: Micro-USM (MM-Micromotor) daha ucuz ve yavaşken, Ring-USM daha hızlıdır ve aynı zamanda makine AF modundayken tam zamanlı manuel fokusa (FTM-Full time manual) imkan tanır.
AFD: Arc-From Drive teriminin kısaltması olan AFD, USM’den önce kullanılan AF mekanizmasını temsil eder. USM’ye göre yavaş ve gürültülüdür.
IS: Image Stabilization (Görüntü Sabitleyici) teriminin kısaltmasıdır. IS sistemi objektif içindeki bir optik elemanın makinenin titreşimini kompanse edecek yönde hareket ettirilmesi mantığıyla çalışır.
L: Canon’un en üst kalite sınıfındaki profesyonel objektiflerini temsil eder. Üzerlerindeki kırmızı ince halka sayesinde diğer objektiflerden ayırt edilebilirler. L serisi objektiflerin tele olanları daha çok beyaz renklidir. Metal gövdeleri ve suya karşı korumaları sayesinde oldukça sağlam yapılıdır. L serisi objektiflerde en az 1 florit ve 1 asferik veya çok düşük dağılımlı (ultra-low dispersion-ULD) optik eleman bulunmaktadır.
TS-E: Tilt-shift objektifleri tanımlayan kısaltmadır. Yüksek fiyatlı özel amaçlı objektiflerdir. Perspektif ve alan derinliği kontrolü için kullanılmaktadır. Auto Fokus motorları bulunmamaktadır.
MP-E: Macro Photo Electronic kelimelerine karşılık gelir. Bu objektifler makro fotoğrafçılık için özel olarak üretilmiştir ve auto fokus özellikleri yoktur.
Nikon
AF: Auto Focus kelimelerinin kısaltmasıdır. Fotoğraf makinesi gövdesi içinde bulunan fokus motoru ile çalışan modelleri tanımlar.
AF-S: Auto Focus–Silent (Sessiz Auto Fokus) karşılığıdır. ‘Silent Wave Motor’ (Sessiz Dalga Motor) adı verilen ve Canon’un USM ve Sigma’nın HSM sistemine benzer, objektif içinde ultrasonik motor bulunduran objektif tipidir. Gövde içinde bulunan focus motoruna göre daha hızlı ve sessizdir.
AF-I: 1992-1996 yılları arasında üretilen telefoto objektiflerde kullanılan ve daha sonra yerini AF-S sistemine bırakan fokus sistemidir.
VR: Nikon’un ‘Vibration Reduction’ -Titreşim azaltıcı sistemine sahip objektif serisini temsil eder. Canon’un “IS”, Sigma’nın “OS” sistemlerine benzer çalışır ve optik elemanların titreşimi azaltıcı yönde hareket ettirilmesiyle daha net fotoğraflar elde etmeye yarar.
DX: 1.5x crop çarpanlı görüntü sensörü kullanan Nikon DSLR modelleri için dizayn edilmiş objektiflerdir.
D: Objektifin Nikon’un 3D Matrix ölçüm sistemine sahip makineleriyle uyumlu olarak çalışabileceğini gösterir.
G: G kısaltmasına sahip olan objektiflerin diyafram halkaları yoktur ve diyafram ayarı sadece elektronik olarak fotoğraf makinesinden ayarlanabilmektedir. Bu fark dışında D serisi objektiflerle aynı özelliklerdedir.
ED: Ekstra Düşük Dağılımlı Cam’ın (Extra Low Dispersion Glass) kısaltmasıdır. ED camlar kromatik sapmaları azaltmaktadır.
IF: Dahili Fokus (Internal Focus) özelliğine sahip objektiflerde sadece objektifin içinde kalan optik elemanlar hareket etmekte, böylece fokus sırasında objektifin boyu değişmemekte ve öndeki eleman dönmemektedir.
Micro: Macro özellikli objektiflere Nikon tarafından verilen isimdir.
N: Nikon’un son geliştirdiği Nano Krista Kaplamalı (Nano Crystal Coat) özelliğine sahip objektiflerdir.
PC: ‘Perspective Control’ – Perspektif kontrollü objektiflerdir. Shift ve tilt-shift objektifler bu sınıfa aittir.
UV: Nikon’un ultraviyole ve kızılötesi fotoğrafçılık için kullanılan objektifleridir.
Sigma
EX: Sigma’nın ‘Excellence’ (Mükemmellik) olarak adlandırdığı sınıfa ait objektifler için kullanılan kısaltmadır. Canon L serisinin olduğu gibi, Sigma’nın en üst optik ve gövde kalitesindeki objektifleridir. Gövdenin etrafındaki altın renkli halka ve üzerindeki EX logosu ile ayırt edilebilirler.
DG: Görüntü sensöründen ışık yansımalarını önlemek için ekstra optik kaplamaya sahip olmasıyla DSLR’ler için optimize edilmiş, hem 35mm SLR hem de DSLR makinelerde kullanabilen objektif sınıfıdır.
DC: Sadece küçük boyutlu görüntü sensöre sahip DSLR’lerde kullanılmak üzere dizayn edilmiş, full-frame DSLR ve 35mm SLR’lerde kullanılamayan objektiflerdir. DG olanlara göre daha ufak ve hafiftir.
APO: Apokromatik objektifin kısaltmasıdır. Bu objektiflerde kromatik (renk) sapmalarını azaltmak için düşük dağılımlı (ELD, SLD) camlar kullanılır. Tele objektiflerde kullanılan bu özellik sayesinde APO olmayan objektiflere göre düzeltilmiş renklerin yanında daha keskin ve yüksek kontrastlı görüntü sağlanır.
OS: Optical Stabiliser – Optik Dengeleyici teriminin kısaltmasıdır. Canon’un “IS” ve Nikon’un “VR” sistemiyle benzer şekilde çalışır.
HSM: Hipersonik Motor (Hypersonic Motor) teriminin kısaltmasıdır. Canon’un USM, Nikon’un AF-S, Konica Minolta’nın SSM sistemlerine benzer olarak, objektif içinde bulunan hipersonik motor sayesinde daha hızlı ve sessiz fokus yapma imkanı sağlar.
IF: Dahili fokus (Internal Focus) anlamına gelen IF, objektifin fokus yaparken ortadaki optik elemanlarının hareket etmemesi, yani fokus sırasında objektifin boyunun değişmemesi anlamına gelir. Objektif boyu değişmediğinden bu objektifler çekim sırasında daha çok tercih edilir.
RF: Rear Focus – Art fokus, IF sistemine benzer olmakla beraber, bu sistemde en arkadaki optik elemanların yer değiştirmesiyle fokus sağlanır. Ultra geniş açılı objektiflerde kullanılır.
DF: Dual Focus – Çift Fokus sisteminde, makine AF modunda iken objektifin fokus halkası elle döndürülebilir. Böylece makine modunu değiştirmeden manuel fokus yoluyla daha hassas netleme yapılabilir.
CONV: Bu ibareyi taşıyan Sigma objektifler Sigma APO telekonvertörleriyle uyumludur ve konvertör ile kullanıldıklarında da AF özelliğini korurlar.
ASP: Aspherical – Asferik objektifler tasarım avantajları sayesinde normal objektiflerden daha ufak boyutlu ve hafiftirler.
Tamron
SP: Super Performance kelimelerinin kısaltılmışı olan SP serisi, Tamron’un en üst seviye objektif serisini tanımlamaktadır. Gövde yapıları ve optik kaliteleri ile diğer Tamron objektiflerden ayrılmaktadır.
Di: Digitally Integrated – Dijital makineler için özel optik kaplamaya sahip objektiflerdir. Sigma DG serisine denk gelmektedir.
Di II: Sadece APS-C boyutunda görüntü sensörlerine sahip DSLR fotoğraf makineleri ile uyumlu olan objektiflerdir.
VC: Vibration Compensation (Titreşim Telafisi) sistemi, Tamron’un optik titreşim önleyici sistemidir. İlk olarak 28-300mm f/3.5-6.3 XR DI VC LD modelinde kullanılmıştır.
AD: Anormal Dağılım (Anomalous Dispersion) kelimelerinin kısaltılmışıdır. Belli dalga boylarındaki ışığın girişini engelleyerek kromatik sapmaları azaltmayı amaçlayan özel bir cam kullanmaktadır.
ASL: Bu özellikteki objektiflerde asferik (aspherical) lens kullanılmaktadır. Asferik camlar daha ince ve dolayısıyla hafif üretilebildiğinden, daha kompakt yapıda objektif dizaynına izin vermektedir.
IF: Internal Fokus – Fokus yaparken dış boyutları değişmeyen objektiflerdir.
LD: Low Dispersion – Düşük Dağılımlı camların kullanıldığı lenslerdir. Kromatik sapmalar LD olmayan objektiflere oranla daha düşüktür.
XR: Işığı kırma gücü yüksek cam (Extra Refractive Index Glass) kullanılan Tamron objektifleri temsil eder.
Görüldüğü gibi, objektifin görüntü kalitesini ve fiyatını büyük ölçüde etkileyebilecek bir özelliğin, arka arkaya dizilmiş kısaltmalar arasında gözden kaçması ya da yanlış yorumlanması içten bile değil. Özellikle internet üzerinden 2.el objektif almayı düşünenler bu konuda iki kat dikkatli olmalılar. Çünkü objektiflerini satılığa çıkaranların eksik ya da yanlış bilgi vermeleri sık karşılaşılan bir sorun. Bu bakımdan ikinci el objektiflerin mümkünse birebir görülerek ve kullanacağımız makine üzerinde deneyerek, görme imkanı yoksa da güvenilirliği kanıtlanmış ve ürün iadesine izin veren satıcılardan alınmasında fayda var.
Yazımızın başında boynu bükük, mahzun bir şekilde tanıtılmayı bekleyen Nikon objektifimizi de unutmadık. Kendileri, 70-200mm odak aralıklı, maksimum diyafram açıklığı f2.8 olan, titreşim azaltma sistemine sahip, içinde ultrasonik fokus motoru bulunduran, netlik yaparken boyu değişmeyen ve öndeki elemanı dönmeyen, ekstra düşüm dağılımlı camı sayesinde kromatik sapmaları azaltan güzide bir modeldir. Yazımızı okuduktan sonra sizin de onu anlamakta zorluk çekmeyeceğinizi umuyoruz. Herkese bilinçli seçimler ve bol fotoğraflı günler diliyorum, hoşçakalın…
YORUMLAR