Hafif, taşınabilir, güçlü ve gelişmiş özellikleri ile DJI Mini 3 Pro, kolay kullanımı ve yenilikçi özellikleri ile giriş seviyesindeki bu sınıfın seviyesini bir üst lige taşıyor.
Yazı ve Fotoğraflar: Ömer Serkan Bakır
Geçtiğimiz günlerde satışa sunulan, DJI Mini serisinin en gelişmiş modeli DJI Mini 3 Pro’yu inceledik.
Hafif, taşınabilir, güçlü ve gelişmiş özellikleri ile DJI Mini 3 Pro, kolay kullanımı ve yenilikçi özellikleri ile giriş seviyesindeki bu sınıfın seviyesini bir üst lige taşıyor. Öncelikle bu yen drone’un ağırlığından bahsederek konuya giriş yapalım. Bu yeni drone modeli de diğer Mini kardeşleri gibi 249 gram ağırlığa sahip. Bildiğiniz gibi birçok ülke ve bölgenin sivil havacılık düzenlemelerine göre 250 gramın altındaki dronelar için bir kayıt yapılması gerekmiyor. DJI Mini 3 Pro, 249 gramlık ağırlığı ile güvenlik ve performans dengesini çok iyi kurarak içerik üreticileri ve yeni pilotlar için uygun bir seçenek olarak öne çıkıyor. Özellikle ilk defa bir drone sahibi olacak yeni pilot adayları için güvenli bir model olduğunu söyleyebiliriz.
Performans geliştirmeleri ile yeni bir tasarım…
DJI Mini 3 Pro küçük boyutu ve gelişmiş uçuş kabiliyetleri ile dar mekanlar ve zor çekimlerde de kullanılabiliyor. Çeşitli performans geliştirmeleri ile tamamen yeni bir tasarım sunan DJI Mini 3 Pro, uçuş süresini artıran daha aerodinamik uçuş için ayarlanan özellikleriyle öne çıkıyor. Bu yeni tasarım aynı zamanda drone’un önüne ileri ve geri çift görüş sensörleri monte ederek daha güvenli uçuş için algılama aralığını da genişletiyor. Eksiksiz bir gimbal tasarımı, her zamankinden daha fazla kamera açısının kilidini açarak, yukarı eğimli çekimler ve dikey çekim gibi hareketlere olanak tanıyor.
Mini Serisinin en gelişmiş modeli
DJI Mini 3 Pro, öncü modelleri Mavic Mini, Mini 2 ve Mini SE gibi, taşıma ve her yere götürme için aynı kompakt özelliklerini koruyor. Kompakt bir drone olmasına rağmen güçlü yönlere sahip olan DJI Mini 3 Pro, gelişmiş uçuş performansı, kamera sistemi, pil ömrü ve daha önce Air ve Mavic serilerinde bulunan akıllı özellikler sayesinde, boyutundaki diğer tüm DJI drone’larından daha fazla yerleşik özelliklerle kullanıcıların beğenisine sunuluyor. Seyahat eden fotoğrafçılar için fotoğraf çantasındaki objektif gözüne sığabilen bu drone modelinin büyük bir avantaj sağlayacağını düşünüyorum. Hazır Mini serisindeki diğer modellerden bahsetmişken, Mini 2 modeli ile aralarındaki bazı farkları da kısaca yazmak istiyorum. Her iki modelin ağırlığı aynı. Mini 3 Pro’da üç yönlü (ön/arka/alt) engel algılama Mini 2’de tek yönlü (alt). Mini 3 Pro’nun görüntü sensör boyutu 1/1.3” ve çözünürlük değeri 48 MP. Mini 2’nin görüntü sensör boyutu 1/2.3” ve çözünürlük değeri ise 12MP. Mini 3 Pro 4K/60fps çekim yapabilirken, Mini 2 4K/30fps çekim yapabiliyor. Mini 3 Pro’da yeni 34dk ve 47dk (opsiyonel) uçuş süresi sağlanırken, Mini 2’de bu süre 31dk.
Üç yönlü engel algılama sensörü
Yaklaşık 8-9 aydır fotoğraf amaçlı seyahatlerimde yanımda DJI Mini SE modelini taşıyorum. Oldukça basit ama kullanışlı bir model. Geçenlerde dikkatsiz davrandığım için küçük bir kaza da yaşadım. Mini 3 Pro’da kullanılan üç yönlü engel algılama olsaydı hiçbir sorun yaşanmayacak bir çekimdi oysa… Bu yüzden Mini 3 Pro’da kullanılan ve kullanıcılar için konfor sağlayan ileri, geri ve aşağı görsel sensörlerden oluşan Üç Yönlü Engel Algılama özelliğini çok önemsiyorum. İleri ve aşağı sensörleri daha geniş bir görüş alanına sahip olan DJI Mini 3 Pro, daha iyi rota planlaması ve çevre bilinci için kesintisiz kapsama alanı sağlıyor. Bu sensörler ayrıca, uçuş sırasında engellerin etrafında daha güvenli bir yolu otomatik olarak algılayan ve bulan Gelişmiş Pilot Yardım Sistemleri (APAS) 4.0’ı da etkinleştiriyor. DJI Mini 3 Pro’nun sahip olduğu bu sensörler, kullanıcıların otomatik olarak güvenli bir uçuş rotası planlarken, drone’nun uçuş sırasında otomatik olarak çerçevenin merkezinde tuttuğu bir nesne seçmesine olanak tanıyan tüm FocusTrack paketini de etkinleştiriyor. Yükseltilmiş algılama sistemi sayesinde DJI Mini 3 Pro, APAS ve FocusTrack’i entegre eden Mini serisinin ilk drone’u…
Yenilenen kamera sistemi
Sensör boyutu ve çözünürlük değeri geliştirilen Mini 3 Pro’da 1/1.3 inç CMOS görüntü sensörü bulunuyor. Yeni model, f/1.7 diyafram açıklığına sahip ve 48 MP’ye kadar fotoğraf ve 4K/60 fps’ye kadar video kaydı yapabiliyor. Yüksek kaliteli, yüklenmesi kolay içeriğin yakalanmasına yardımcı olmak için kamera, Gerçek Dikey Çekim için 90 derece dönüyor ve böylece kaliteyi düşüren görüntü yakınlaştırma ve kırpma işlemlerine gerek olmadan dikey yönde fotoğraflar ve videolar oluşturuyor. Dik kadrajlı çekimler günümüzde popüler sosyal medya uygulamalarında sıkça kullanılıyor. Mini 3 Pro tek bir komutla hızlıca dik kadraj çekime hazır hale gelebiliyor. Bu özelliğin içerik üreticilerinin çok işine yarayacağını düşünüyorum.
2x’e kadar dijital video yakınlaştırmaya 4K, 3x 2.7K ve 4x Full HD olarak sahip olan DJI Mini 3 Pro, özellikle düşük ışıkta ve gece çekimlerinde yardımcı olan, daha fazla görüntü ayrıntısı yakalayan 2,4 μm piksel ile gelişmiş görüntü performansı sunuyor.
Daha uzun pil ömrü ve iletim mesafesi…
DJI Mini 3 Pro, 249 gram ağırlığında olmasına rağmen standart pil ile 34 dakikalık uçuş süresi sunuyor. Bu yüksek pil süresi, kullanıcıların normal bir çekimde daha fazla havada kalarak içeriklerine odaklanmalarını sağlıyor. Kullanıcılara daha fazla seçenek sunmak için Mini 3 Pro, DJI drone tarihinde ilk kez uzun uçuş pili seçeneği de sunuyor. Akıllı Uçuş Bataryası Plus, bu boyuttaki bir drone için ciddi bir süre olan 47 dakikalık uçuş süresi sağlıyor. Bu uzun uçuş süresiyle uygun bir şekilde eşleşen Mini 3 Pro, 12 km’ye kadar uzaktan 1080p canlı görüntü sunan O3 iletim sistemiyle de fark yaratıyor.
DJI Mini 3 Pro farklı kit seçenekleri ile satışa sunuluyor. Benim incelediğim standart kumandalı paketti. Bir de yeni DJI RC kumandalı kit seçeneği bulunuyor. DJI RC uzaktan kumanda, 5.5 inç dahili dokunmatik ekrana sahip. Entegre DJI Fly uygulamasıyla kullanıcıların akıllı telefonlarını kontrol cihazlarına monte etmelerine gerek kalmıyor. Bu da hızlı çekim için büyük avantaj sağlıyor.
Akıllı takip modları Mini 3 Pro’da bir hayli fazla… İçerik üreticilerinin ihtiyaç duyacakları pek çok özel çekim modu tek bir dokunuşla kolayca yapılabiliyor.
FocusTrack Suite:
* Spotlight 2.0, manuel olarak uçarken konuyu çerçeve içinde tutar.
* Point of Insterest 3.0, konuyu belirli bir uçuş yarıçapı ve hızında çevreler.
* ActiveTrack 4.0 konuyu iki seçilebilir şekilde takip eder:
İzleme: Drone, nesneyi sabit bir mesafede izler.
Paralel: Drone, nesnenin yanında sabit bir açı ve mesafede uçarken konuyu takip eder.
QuickShots:
* Dronie: Drone, kamera konuya kilitlenmiş olarak geri ve yukarı uçar.
* Helix: Drone, uçar ve konunun etrafında döner.
* Rocket: Drone, kamera aşağı bakacak şekilde uçar.
* Circle: Drone, konu etrafında daireler çizer.
* Boomerang: Drone, nesnenin etrafında oval bir yolda uçar, uçarken yükselen ve dönerken alçalan.
* Asteroid: Drone, öznenin çok üzerinde bir küre panoraması olarak başlayan ve öznenin yakınında süzülen normal bir çekimle biten bir çekim oluşturur.
MasterShots: Kısa bir sinematik video oluşturmak için sırayla farklı manevralar gerçekleştirirken konuyu çerçevenin ortasında tutar.
Hyperlapse: Hava aracının çekim sırasında belirlenen yollarda uçtuğu dinamik bir zaman atlamalı videolar oluşturur.
Drone konusunda uzman yazarımız Cem Saner bizlere Fotoğraf Dergisi’nin her sayısında faydalı olacak içerikler hazırlıyor. Fotoğraf Dergisi’nin Ağustos-Eylül sayısında da “Kapalı Alanlarda Drone Kullanmak” konusunu ele aldı. DJI Mini 3 Pro incelemesinde kendisinden de kısa bir görüş rica etmiştim. Cem Saner’in Mini 3 Pro hakkındaki görüşleri: “Bence artık Mini serisi Mavic Pro serisini yakalamaya başladı. Hatta baktığımızda ilk model olan Mavic Pro’yu çoğu açıdan geçti bile diyebiliriz. 249 gramlık bir drone için barındırdığı özellikler gerçekten inanılmaz. Bu modelde beni en çok etkileyen özelliklerden ilki batarya değişikliği ile uzayan uçuş süresi. 34 dakikalık standart, 47 dakikalık plus pil uçuş süreleri gerçekten gönül rahatlığı ile uçuş yapmak için fazlasıyla yeterli. Bir diğer özellik ise artık değişen sosyal medya alışkanlıklarına ayak uydurmuş olması. İlk olarak Mavic Pro’da Portrait Mode ile karşımıza çıkan, ancak bazı modellere eklenmeyen dikey fotoğraf ve video çekme özelliği… Özellikle Instagram ya da TikTok için içerik üreten kullanıcılar için büyük kolaylık. Bakalım bir sonraki modelde daha neler göreceğiz…”
YORUMLAR